22 Temmuz 2013 Pazartesi

BAŞKALDIRAN KURŞUnKALEM

Ferhan Şensoy'un  ilk gençlik, Galatasaray ve Akademi yıllarını anlattığı ''Kalemimin Sapını Gülle Donattım''   adlı kitabının devamı niteliğinde olan ve akademiden sonra gittiği Kanada'dan dönüşüyle başlayan ''Başkaldıran Kurşun kalem''  yine beni hayal kırıklığına uğratmadı. Ustanın büyük bir hayranı olarak, Türkçe'yi kullanış biçimine, yaptığı kelime oyunlarına ve üslubuna bir kere daha hayran oldum ve 540 sayfalık kitabı 2-3 gün içinde bir çırpıda okuyup bitirdim. Özellikle 60 ve 70'li yılların tiyatro camiasına, yeni yeni kendini gösteren tek kanallı televizyona, yıllarca filmlerde yan rollerde izlediğimiz tiyatrocuların meşakkatli yaşamlarına tanıklık ediyor ve Şensoy'un kendi tiyatrosunu kurmak için çırpınırken bir yandan da TRT ye diziler, Devekuşu Kabare Tiyatrosu'na skeçler ve Ali Poyrazoğlu Tiyatrosuna oyunlar yazarken, ilk romanı ''Kazancı Yokuşu'' nu İstiklal Caddesi'nin tüm kitapçılarında arayıp da bulamazken görüyoruz. Aralarda yine az da olsa Çarşamba-Ünye yıllarına dönüşler yapıyoruz. Büyük hayranı olduğu Turgut Uyar'ı bir barda görüp, yanına gitmeye cesaret edemeyen toy delikanlıdan Türk tiyatrosunun büyük üstadına devşirmesine tanıklık ediyoruz. Bir de tabii tüm kitap boyunca kafayı kurcalayan bir soru: Kim bu Gizem Kız?

1 yorum :